aynı kurbanı bölüşen
aynı hırkayı giyen
insanlarız biz
bir tas çorba
doyurur bizi
ve biliriz birbirimizi
günde beş vakit
temizleyip de ellerimizi
açarız aynı göğe
Ve Dicle bizimdir
Sakarya senin
derdimiz, derdin!
kahrımızsa, kederin!
korkma!
sonu gelmez
bu kardeşliğin
evet
deliyiz biraz
hem yardan geçeriz
hem serden
hadi tut elimi,
tut elimi ayağa kalkalım
şu düştüğümüz yerden!
Bir Tarih Öğretmeni
Eylül'15/Ankara
HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK!
12 Eylül 2015 Cumartesi
10 Temmuz 2015 Cuma
UZUN BİR YOL YORGUNU
"uzun bir yol yorgunu"yum
seni gördüm, duruldum
bir kulübe buldum, kuruldum
bir hırka bir lokma, avunurum
bu yer güzel, bu yer başka,
bu yer senli
daha önce
böyle bir ateşe düşmedim ben
hiç bu denli
Murat Usta
Temmuz'15/Ankara
seni gördüm, duruldum
bir kulübe buldum, kuruldum
bir hırka bir lokma, avunurum
bu yer güzel, bu yer başka,
bu yer senli
daha önce
böyle bir ateşe düşmedim ben
hiç bu denli
Murat Usta
Temmuz'15/Ankara
22 Haziran 2015 Pazartesi
GÜNEŞLİ BİR GÜNE ÖZLEM
sen giderken
sürükledim ben de kendimi
ve her rengin yanına
maviyi ekledim
ve son bakışına değen
o yağmurun
her damlasına
bir anlam yükledim
ve başımı gökten yere eğen
ne varsa lanet ettim
ne varsa lanet ettim
saklama
sen de yandın
saklama gamzelerini
ikimizi de iyileştirecek bir deva bulmuştum onlarda ben
şimdi ikimizinki de
bozulmuş bir güvercin yuvası
her göç
bir yangına bedeldir
ben her gün
göçüyorum kendimden
söyle
kaç yangın daha taşır
bu beden
hatırla
ne aydınlık bir gündü
o son gelişin
ve sen gülümsedikçe
bir anlamı oluyordu
her sabah üzerimize
doğan güneşin
şimdi
ağırlaşıp da çöküyor üstüme
şu kayıp giden yıldızlar,
dünya ve güneş
ve
sensiz geçen her gün
bir "dağ başı yalnızlığı"
sensiz geçen her gün
susuz bir sürgüne eş
Murat Usta
Ekim'14/Silopi
sürükledim ben de kendimi
ve her rengin yanına
maviyi ekledim
ve son bakışına değen
o yağmurun
her damlasına
bir anlam yükledim
ve başımı gökten yere eğen
ne varsa lanet ettim
ne varsa lanet ettim
saklama
sen de yandın
saklama gamzelerini
ikimizi de iyileştirecek bir deva bulmuştum onlarda ben
şimdi ikimizinki de
bozulmuş bir güvercin yuvası
her göç
bir yangına bedeldir
ben her gün
göçüyorum kendimden
söyle
kaç yangın daha taşır
bu beden
hatırla
ne aydınlık bir gündü
o son gelişin
ve sen gülümsedikçe
bir anlamı oluyordu
her sabah üzerimize
doğan güneşin
şimdi
ağırlaşıp da çöküyor üstüme
şu kayıp giden yıldızlar,
dünya ve güneş
ve
sensiz geçen her gün
bir "dağ başı yalnızlığı"
sensiz geçen her gün
susuz bir sürgüne eş
Murat Usta
Ekim'14/Silopi
23 Mayıs 2015 Cumartesi
KIVILCIM
bir diz bağı nişanıdır gözleri
çöktüm önünde
bir bakar
bir kaçırır
bir kıvılcımdır gözleri
her an
bir yangın çıkarır
ortasında şehrimin
hayat
dilinin ucunda Kadir abi
dilinin
evet iki duman gören
bir yangın var sanıyor
bu öyle değil
bu öyle hiç değil
bana çay yapma Kadir abi
bu yangını söndür
gözleri diyorum Kadir abi
gözleri...
Murat Usta
Eylül'14/Ankara
çöktüm önünde
bir bakar
bir kaçırır
bir kıvılcımdır gözleri
her an
bir yangın çıkarır
ortasında şehrimin
hayat
dilinin ucunda Kadir abi
dilinin
evet iki duman gören
bir yangın var sanıyor
bu öyle değil
bu öyle hiç değil
bana çay yapma Kadir abi
bu yangını söndür
gözleri diyorum Kadir abi
gözleri...
Murat Usta
Eylül'14/Ankara
TAMİRAT
değmeden geçenlerden değiliz dünyaya
kazıyarak geçiyoruz
ses ver sevgilim
sesimiz
kimsenin
duymadığı sesimiz
sağır edebilir hassas bir kulağı
ve mutlaka sevgilim
biz de görürüz er geç
tünelin ucundaki aydınlığı
yanlış yöne dönüyor dünya
biliyorum
ismimin baş harflerinden de
kayıp bir kıta çıkıyor karşıma
biliyorum
yine de
birleşirse düğümlerimiz
mutluluk yayılır
ellerimizden
belki bizim de
bir hûma kuşu geçer
üzerimizden
ve kurtuluş
zor değil
camdan aşağı sarkarak
tek elle tamirat yapmak gibi bir şey
demem o ki
tutarsan elimden
kurtulur dünya!
Murat Usta
Mayıs'15/Silopi
kazıyarak geçiyoruz
ses ver sevgilim
sesimiz
kimsenin
duymadığı sesimiz
sağır edebilir hassas bir kulağı
ve mutlaka sevgilim
biz de görürüz er geç
tünelin ucundaki aydınlığı
yanlış yöne dönüyor dünya
biliyorum
ismimin baş harflerinden de
kayıp bir kıta çıkıyor karşıma
biliyorum
yine de
birleşirse düğümlerimiz
mutluluk yayılır
ellerimizden
belki bizim de
bir hûma kuşu geçer
üzerimizden
ve kurtuluş
zor değil
camdan aşağı sarkarak
tek elle tamirat yapmak gibi bir şey
demem o ki
tutarsan elimden
kurtulur dünya!
Murat Usta
Mayıs'15/Silopi
17 Nisan 2015 Cuma
YOKUŞ
bir ceylan yavrusu
bir ağaç kabuğu kokusu
ve yüksek dağların buğusu
yüksek dağların uğultusu
yalnız tırmanan bilir
bu yokuşu
dizlerimizde sabır
gözlerimizde derin bir umman
kalplerimizde derin bir hûşû
artık görmesek de tanırız biz
kanat çırpışından
bir kuşu
--murat usta--
Nisan'15/ Silopi
bir ağaç kabuğu kokusu
ve yüksek dağların buğusu
yüksek dağların uğultusu
yalnız tırmanan bilir
bu yokuşu
dizlerimizde sabır
gözlerimizde derin bir umman
kalplerimizde derin bir hûşû
artık görmesek de tanırız biz
kanat çırpışından
bir kuşu
--murat usta--
Nisan'15/ Silopi
13 Nisan 2015 Pazartesi
KORKU
kelimeler devşirdim
senin için
bin bir kitap özünden
yine de
bir korkuya yenilirim
ya düşersem
gözünden!
Murat Usta
Nisan'15/ Silopi
senin için
bin bir kitap özünden
yine de
bir korkuya yenilirim
ya düşersem
gözünden!
Murat Usta
Nisan'15/ Silopi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)