sen giderken
sürükledim ben de kendimi
ve her rengin yanına
maviyi ekledim
ve son bakışına değen
o yağmurun
her damlasına
bir anlam yükledim
ve başımı gökten yere eğen
ne varsa lanet ettim
ne varsa lanet ettim
saklama
sen de yandın
saklama gamzelerini
ikimizi de iyileştirecek bir deva bulmuştum onlarda ben
şimdi ikimizinki de
bozulmuş bir güvercin yuvası
her göç
bir yangına bedeldir
ben her gün
göçüyorum kendimden
söyle
kaç yangın daha taşır
bu beden
hatırla
ne aydınlık bir gündü
o son gelişin
ve sen gülümsedikçe
bir anlamı oluyordu
her sabah üzerimize
doğan güneşin
şimdi
ağırlaşıp da çöküyor üstüme
şu kayıp giden yıldızlar,
dünya ve güneş
ve
sensiz geçen her gün
bir "dağ başı yalnızlığı"
sensiz geçen her gün
susuz bir sürgüne eş
Murat Usta
Ekim'14/Silopi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder