23 Kasım 2013 Cumartesi

ŞEHİR PAZARI

Öpme sakın!
Öpme!
Öpersen
mevsim hep bahar olur
çıkmasa da kimse evinden
şehrimin ortasında
bir pazar kurulur..........
Hiç çekemem şimdi!

--murat usta--
Kasım'13/ Silopi

13 Kasım 2013 Çarşamba

TERAZİ

Yakmadan
yakınmadan
alnımın terinden başka
destek almadan
yardımcım olmadan

ayrılıp
tutsaklığımın maden ocağından
ve korkmadan karanlıktan

terazimden
ve bir de ağrısından başka sırtımın
nem varsa bırakıp
gözlerim bağlı
                     çıkıyorum

Bütün
kasabalarından kentlerinden
              çıkıyorum ruhumun
Ne okumuşları anladı beni
Ne de okula susamışları
                           yurdumun

Dağlara çekiliyorum
ekilmemiş ovalara
vadi tabanlarına
susuz kalmış başaklara
yaşanmamış aşklara
                       çekiliyorum

--muratusta --
Kasım ' 13 / Silopi


7 Kasım 2013 Perşembe

SINIR - 2

İner inmez minibüsten
kontrol ettik
baktık
yerinde mi her şey?
ve yerlileriyle
konuşalım dedik
yalnız yerli,
yerinde değildi,
çok derindeydi
biz o kadar inemedik

duyduk sonra
resmi vaatlerle gayrı resmi tehditler arasında
kalmışlar
sıkışıp kalmışlar

sorduk  yaşıyormuyuz diye
yaşıyormuşuz,
kağıt üstünde

öyleymiş burda her şey
her şey kağıt üstünde
yaşarsak
biz de öyle yapıyormuşuz
öyle yaşıyormuşuz
resmi iki dudağın arasında
ve arkasında
gayrıresmi bir dağın

yalnız
kağıt üstünde kalsa
iyi yinede
sınırda bir yaşam bizimki
                  diken üstünde...

yutkunsak barış
tükürsek savaş...


--muratusta--
Kasım ' 13 / Silopi

KEPENK - 2

Dükkan açıyorum
şehrin en sakin
ama insanların en kalabalık yerine
inanmayı öğretiyorum
her şeyden önce
kendine inanmayı öğretiyorum
barikatların karşısında

dik durmayı ögretiyorum
bütün dış güçlerin karşısında

Öğrettiklerim arasında
mutluluğun formülü yok belki
ama ne bileyim
hedefine ulaştırmak bir genci
ve bir annenin duasını almak
sanki ona denk
değil beni
hayallerimi de vursalar
kapanmaz bu kepenk

--muratusta --
Kasım'13/ Silopi

KEPENK

Hiç
birinin
hiç
bir
kişinin
ve
hiç
bir
şeyin
yanında
değilim
artık

Hiç
"bir"
şeyin
yanında
değilim

bilmiyorum
anlamıyorum
bu
hesap
kimin
bilmiyorum
neler
dönüyor
bilmiyorum
kapalı
kapılar
arkasında

göz
kapaklarıma
kadar
kırgın
bir
ülke
doluyum

bir
köy
mezarlığında
bıraktım
korkularımı
yalnızım
sanmayın
kağıdım
kalemim
ve
ben
çok
uyumluyum
kıskanmayın

yalnız,
tek
başıma
da
çok
oluyorum
kalabalık
oluyorum
ve
kızgınlığı
başka
hiç
bir
şeye
benzemeyen
kırgın
ve
bir
o
kadar
da
kızgın
bir
halk
oluyorum
kapalı
kapılar
karşısında
...
hadi
açın
şu
kepenkleri

biz
bize
benzeriz
öpüşmesek
de
barışırız
sandığınızdan
daha
iyi
çocuklarız
biz
kapamayın
yüzümüze
yeter
ki
şu
kepenkleri

--murat usta--
Kasım' 13 / Silopi

4 Kasım 2013 Pazartesi

DÜNYA

Çektiğim acılar hiç bir şeyin kefareti değil...
Daha çok acı çekersen eğer
daha erken kurtulmuyorsun yaşadıklarından

hayattan da öyle
kafa topuna çıkar gibi çıkamıyor insan
yasal düzenleme de yapılmıyor ki
erken terhisi
               yok bu dünyanın

Benim de yapamadığım şeyler var ama
değiştirebilirim sanırım dünyayı
öyle sanıldığı kadar da büyük değil dünya
şimdi bilmeni istedim
daha başka şeyler de bilmeni isterdim...
ama böyle bir şansım olmadı
                      söyleyemedim
tam kalkarken ayağa
içimde bir şehir sendeledi
ve ben yine
                       yere serildim

Yeni bir dil öğrenmek gibiydi seni sevmek
Şimdi hangi dilde söylesem
                            bilemedim...
Gidiyorum bu şehirden

--muratusta--
Kasım'13 / Silopi

TESİR




"Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil!"
--Fuzuli--


"Galiba haklı Fuzuli, söyledim yok tesiri
Susanın da amk!"
--murat usta - -

Kasım'13 / Silopi